22 Eylül 2016 Perşembe

Ingiliz saglik sistemine kisa bir bakis ve durum guncellemesi!



Boyun fitigi derdimi Ingilizce anlatma konulu yazimdan sonra cok fazla soru geldi. (Ne kadar da cok okuyanim varmis masallah :))

Ingiltere'de saglik sistemi nasil, hemen ilac veriyorlar mi, tedavi ise yariyor mu, muayene ve hastayi bilgilendirme nasil gibi.

Simdiye kadarki deneyimlerimden yola cikarak ve hem benim hem de cocuklarin hastaliklarini goz onunde bulundurarak sunlari soyleyebilirim:

Saglik sistemi ucretsiz, sadece ilaclara para veriliyor.

Once mahallende kayitli oldugun saglik merkezine gitmek zorundasin. Eger onlarin cozemeyecegi bir seyse tam tesekkullu hastaneye sevk ediyorlar.
Tam tesekkullu devlet hastanelerinin aciline gidip acilan kasini diktirmek icin 3 saat bekleyen adam duydum ote yandan cocuklar oncelikli.

Burda ozellikle Turk arkadaslarim saglik sisteminden memnun degil, kolay kolay randevu verilmiyor, antibiyotik vermiyorlar, MR cekmiyorlar vs. diye.

Onlarin deneyimlerini bilmedigim icin yorum yapamayacagim ama ben zaten antibiyotige karsi, mumkun mertebe hastane ve doktordan uzak duran, ilac kullanmayi sevmeyen bir tip oldugum icin biraz kil bir hastayim. Mesela Turkiye'de hastaneye boynum agriyor diye gidip "o zaman size bir anus MRi cekelim" diyen ya da TSHim yukseldi galiba diye doktora gidip "hmm kesin ayak basparmagi rontgeni cekilmesi lazim bir de prostat testi." diyen kan emici ozel hastane kafasina gicigim.

Burda bir kere Cinar ateslendi ve bademcikleri cok sisti, disardan ceviz gibi gozukuyorlardi. Doktor gorur gormez antibiyotik verdi. Onu da icecegi doz kadar. Cocuk tadini begenmeyip tukurse ya da kussa yedek doz yok. Bu sorunu Turkiye'de Demir ile cok yasiyorduk. Tadi aci diye icmeyi reddediyor ya da kusuyordu. Cinar bayila bayila icince merak edip tadina baktim, cok guzeldi. Meger dozu dusukmus. Cocuk hem tadindan nefret etmedi hem de gereginden fazla kimyasal madde girmedi vucuduna.

Birkac kere Cinar'in ve benim sesimiz kisildi (valla cok konusmaktan degil) ve bir iki kere de Cinar ishal oldu. Doktor hepsinde virus oldugunu ve bol sivi almamizi 1 hafta sonra gececegini soyledi. Gecti de. Bu arada eger cocuk hastaysa ayni gun randevu vermek zorundalar. Bagli oldugumuz tip merkezinde yer yoksa en yakin saglik merkezine yonlendiriyorlar.

Benim boyun meselesine gelirsek. Doktor beni dinledi, birkac soru sordu. MR falan istemedi. Ilac diye yazdigi bana cekirdek.. Ben kodein kullaniyordum bu kadar agrim varken dedim ama beni sallamadi. Kas gevsetici veriyorlardi Turkiye'de dedim, birkac soru sorup (sorulardan baya iskillendim aslinda, hatta "simdi antidepresani hak ettim mi dedim" alik alik guldu) lutfen kas gevsetici verdi. Bir de printerdan resimde goreceginiz 4 sayfayi basip verdi.Yok efendim boyun neymis, omur neymis, boyun agrilarinin tipleri nelermis, ne kadar zamanda gecermis...
Gerizekaliya anlatir gibi anlat panpa tavri mi yoksa fazla kelime tuketmek istemedigi icin mi onu pek anlamadim. Hayir bana o kagitlari vermek yerine boyun fitigi nedir, neden olur, nasil tedavi edilir diye sorsa ona ordinaryus profesor seviyesinde ders verecek bilgiye sahibim, haberi yok!

Sonra aramizda gecen diyalog soyle:

Dr: Fizik tedaviye ihtiyacin var, 4 seans yapacagiz
Gizem: Peki, ne zaman basliyoruz?
Dr: Ben sana haber verecegim.
Gizem: Simdi resepsiyonla konusup mu soyleyeceksiniz?
Dr: Hayir evine mektup gonderecegim.
Gizem: Pardon anlamadim, hemen baslamak icin neden mektup gonderiyorsunuz?
Dr(suratinda embesille mi konusuyorum ifadesiyle): Hemen mi? Bir bekleme listesi var bayan, birkac hafta sonra ancak size sira gelir.

Aslinda sistem kendi kendinin doktoru olmani istiyor bence. Seni oldurmeyen sey guclendirir ilkesinden yola cikarak biraz dogal seleksiyona birakiyor isi.

Amaaaa bilmiyor ki birkac haftaya kadar ben kendimi tedavi edip kullerimden dogarim !! 85 yasinda "ilac alirsam aliskanlik yapar, hayat boyu almak zorunda kalirim" diyen bir ecdadin torunuyum ben , sen kiminle dans ediyorsun doktor!!!

...Dedikten sonra olanlar oldu.. 1 hafta boyunca ilaclari kullandim ama hicbir ilerleme yok, agri ayni siddette devam ediyor. Ben de tekrar bagli oldugum saglik birimini arayip daha siddetli ilaclara ihtiyacim oldugunu soyledim. Yarim saat icinde orda olmami soyleyip 2 farkli doktorun hangisinden randevu istedigimi sordular. Yarim saat sonra benim istedigim doktor muayene edip, ilk doktora soyledigim gibi kodein verip bana MR randevusu alip haber verecegini soyledi. Ayrica fizik tedavi ilk doktorun dedigi gibi 4 seans olmak zorunda degilmis. Fizyoterapist gerekli gorurse seans sayisini arttiracakmis. Ertesi gun telefonuma mesaj geldi. Doktorunuz sizi MR icin bize yonlendirdi, lutfen mesajdaki numarayi arayip MR icin randevu alin... 12 Ekim icin MR randevumu aldim. Bu arada fizik tedavi icin de benzer bir mesaj geldi, onun randevusunu da 10 Ekim'e aldim.
Su anda ikinci doktorun verdigi ilaclar sayesinde agri az ama kafa leyla.Doktor araba kullanma dedi, kullanmiyorum zaten ama bisiklet kullanabilir miyim dedim. Kadin kibarca gulumseyerek hayir dedi. O gulumsemenin anlamini ilaci alinca anladim :)

Ha butun bunlar devlet hizmeti, ozel saglik sigortasi degil...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder