Uzun Türkiye tatilinden dönüp ruh hali eşekten düşmüş karpuza dönen sevgili göçmen, merak etme, yalnız değilsin.
Türkiye'nin bütün nimetlerini yaşadın, en güzel denizlerine girdin, en güzel yemeklerini yedin. Tatilin kısacık bile olsa 3 manikür pedikür, 2 kuaför, 5 doktor randevusu ayarladın. En sevdiğin sanatçıların konserleri tam da senin tatilde olduğun beldeye denk geldi, gittin, çok eğlendin. Bütün arkadaşların sana uyacak şekilde program yaptı, kimisiyle uzun zamandır adını duyup bir türlü gidemediğin en şık ve yeni mekanlara gittin, kimisiyle 2-3 günlük tatil kaçamakları yapıp muhabbetin ve alkolün dibine vurdun. Ailenle bol bol zaman geçirdin. Çocukları annelere bırakıp kaçtın. Biraz yalnız zaman geçirip kafanı boşalttın, geçen kışın muhasebesini yaptın, önümüzdeki aylar için planlar yaptın. Bazen hiç konuşmadan sevdiklerinle saatler geçirdin. Bazen de bütün kışın hıncını alırcasına konuşmaktan sesin kısıldı. Buluştuğun herkesin anlattıklarını dinlerken kafan karıştı, "bunu bana kim anlatmıştı" demeye başladın."Zaten vaktim az" deyip heryere taksiyle gittin, yaşadığın ülkenin kuruna çevirip "Ay valla 3 kuruş" dedin. En sevdiğin markaların indirim dönemine denk geldin, alışverişin gözüne vurdun. İlla ki züccaciye ve ev tekstili satan mağazaları gezdin, "Valla bizim oralarda böyle güzel tabak, bardak, havlu yapmıyorlar" dedin. Oturdun deniz kenarında bir restoranda, taze balık ve rakının keyfini çıkardın.Yediğin yemeklerden vicdan azabı duymadın, kalorileri saymadın, büyüyen göbeğe, artan selülite takılmadın.
Yalnız bu rüya hayatı yaşarken bir şeyi unuttun: İşte bunlar hep tatil, hep illüzyon! Her daim Türkiye'de yaşasan böyle olmayacak. Trafiği ve pahalılığı seni boğacak. İşteki kaos, manyak müdür, alınamayan zam seni deli edecek. Arkadaşların her zaman çok müsait olamayacak, onlar da kendi çoluk çocuklarının, hayatlarının akışına dalacak. Çocukların okulu, toplantısı, öğretmenleri, velilerin çılgın whatsapp grupları, bir ev fiyatındaki yıllık okul ücretleri seni senden alacak. Yoğunluktan manikür, kuaför yalan olacak, dip boyan gelecek, tırnaklar zar zor oje görecek. O balıklar hep taze olmayacak, kalamarlar kilo aldıracak !
Haklısın, dönüş yaklaştıkça içini bir sıkıntı bastı, geri dönme fikri zor geldi. Türkiye'de sıfır sorumlulukla yaşarken geri dönüp yüklerini tekrar omuzlamak, çocuklar, ev, iş üçgeninde koşturmak ve böyle bir tatil için bir yıl bekleyecek olmak hiç işine gelmedi. Ya "böyle bir tatile upuzun bir yıl var" deyip bunalıma gireceksin ya da "sevdiğim şeyleri beklemek ve hayal etmek çok zevkli olduğuna göre bir sonraki tatil için geri sayıma başlayabilirim" diye kendini motive edeceksin. Ben ikinciyi seçtim, geri saymaya ve önümüzdeki yaz tatilini planlayıp hayal kurmaya başladım bile :) Sana da tavsiye ederim.
Şimdi bakış açını değiştirdiysen silkin ve kendine gel, ruh halini topla, geri saymaya başla, bu arada da sağ kalçandaki 8.gamzeni yok etmek için koşuya başla.
Hadi bakayım!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder